EBEDİ YOLCULUK: ÖLÜM
Ah ile vah ile,
Yükler ile yüklenmiş bir kervan misali,
Sahip olduğumuzun şükürsüzlüğü,
Sahip olamadıklarımızın hüznü ile,
Dertlerini deniz, derya bilen küçük yüreğim,
Bir nefes kadar hızlı geçip giden ömrüm,
Bekle, bu kervan son kervandır bilirim,
Müsaade et, bu kervan kalkmadan günahlarımdan arınayım,
Müsaade et, bu kervan kalkmadan gönlü kırıklar meclisine varayım. Kırdığım gönüller hatırına af dileyeyim,
Ölümün olduğunu hatırlatayım dostlarıma,
Ben unuttum dostlar, ah ile vah ile geçti ömrüm,
Müsaade et, diyeyim onlara:
Siz unutmayın, cennet bahçelerinden bir bahçe olsun ömrünüz,
Müsaade et, diyeyim onlara:
Rahmet kapıları daima açıktır, sığının eşiğine af dileyin gönlünüzce,
Ölüm var insanoğlu sakın ola unutma,
Her daim tembih et zihnini daima hatırla,
Nice methiyeler dizildi, şiirler yazıldı uğruna,
Ancak hiçbiri yaraşır olmadı namına,
Sen kiminin korkusu ,kiminin umudusun,
Aslına bakarsan insanlığın aydınlık yarınlarının başlangıcısın,
Çünkü; insanoğlu toprak olarak var oldu,
Mutlu sonunu yine toprakta buldu,
Unuttu, hem de çokça unuttu,
Rabbinin toprağı onun himayesine verdiğini unuttu,
Unuttuğundan ötürü olsa gerek,
Ömür denen biçareyi, vaad edilen toprağı kazanmak için heba etti.
Oysa insan ölümün dahi ayıramayacağı hususları kazanmak için gayret etseydi:
Ebedî ömür alemine en hakiki kazancı biriktirmiş olacaktı.
Bilseydi Rabbinin ona biçtiği kıymeti,
Eğilir miydi başı, biçare bedenler önünde,
Bükülür müydü beli, bir hiç uğruna,
Hz. Ömer misali bir dost edinseydi ölümü hatırlatan,
Söz ile olmasa dahi hal ve tavır ile unutturmayan,
Bilseydi sonunu, bilseydi sıhhatli olmanın kıymetini,
Bu denli şükürden yoksun insan ile dolar mıydı dünya?
Bu denli huzursuz olur muydu, biçare ademoğlunun gönlü,
Bilesin, Ey gönlüm; huzura ermek imkansız değil,
İnsanın şanına, şerefine uygun olarak var olması doğru olandır,
İnsan olduğunu, biçare olduğunu unutması ise en büyük ahmaklık olsa gerek,
Ben değil, biz lisanı ile hemhal olmak yaraşır ademoğluna,
Nisyan ile gelen insan, unutmaz ise Rabbini,
Ölümün bir son değil, başlangıç olduğunu,
Unutmaz ise, Rabbinin onu kainatın halifesi kıldığını,
Unutur mu kendi yapabileceklerini?
Bunca şükür ve huzura davetten sonra,
Bunca tanıma ve tanışmadan sonra,
Varlığı daim olan adn cennetleri ile müjdelemesini niyaz etmek kalır Rabbine.
Fatma Nur Özcan