Ahmet KARAKAŞLI

Tarih: 20.12.2023 23:19

KÖY ENSTİTÜLERİ KONUSU

Facebook Twitter Linked-in

KÖY ENSTİTÜLERİ KONUSU 

 

Bu konu 1950 lerin tartışma konusuydu.

60 larda tavsadı ve 70 lerde unutuldu.

Unutulmasından sonra 50 yıl ne savunan oldu, ne tartışan.

Ak Parti'nin yirmi yıllık kesintisiz iktidarı bazı kesimleri çıldırttı ve akıl almaz yollara sevk etti.

Fetoye kızıyorlardı, sahip çıkmaya başladılar.

ABD ye karsıydılar, beraber dans etmeye başladılar.

Sivas katliamcısı diye linç etmeye çalıştıklarını sırtlarına alıp gezdirmeye başladılar 

Önce MHP ile ittifak yaptılar, Bahçeliye başbakan, Cumhurbaşkanlığı teklif ettiler, şimdi akla ziyan iftiralar atmaktan utanmaz oldular.

Dersim katliamcısı diye düşman olduklarına şimdi sarılmaya başladılar 

80 öncesi Atatürk düşmanlığı onların da modasıydı, 80 sonrası Atatürkçülükten medet ummaya başladılar.

Bu arada köy Enstitüleri akıllarına geldi.

Devamlı bunu gündeme getirip "ne büyük modeldi, terk edildiği için biz geri kaldık" demeye başladılar.

Hiç utanmadan tek parti döneminde her şey güzeldi, ne zamanki tek parti iktidardan gitti, "Herşey mahvoldu ve ülke bitti" diyorlar.

O kadar çok yalan soylüyorlar ki hangisine cevap vereceğinize şaşıyorsunuz 

Tıpkı feto taktiği.

Aynı merkezin aklı.

Her şeyi yalanlıyorlar, her yalanı uydurup gerçek gibi bağıra bağıra söylüyorlar 

ABD de, İsrail de, feto de böyle yapıyor 

Bizim tek partililer de öyle yapmaya başladılar.

Eskiden fikirler olur, konusulur ve tartışılırdı.

Bugün akılları başlarından gitmiş ya.

Tartışmıyorlar, direkt iftira atıp bağırıyor çağırıyorlar.

Köy enstitüleri yeni bir nesil yetiştirmek için oluşturulmuş komünler gibiydi 

Şehirlerden kilometrelerce uzakta yeni bir köy kuruluyor, ülkenin geleceği olacak gençler buraya çocuk yaşta alınıyordu. Çocuklar evlerine yılda bir kez gidip gelebiliyorlardı. 

Kız erkek karışık yatılıydı.

Öğretmenler de kadın erkek karışıktı ve orada kalıyorlardı.

Köy enstitüleri halktan tamamen koparılmış ayrı bir dünyaydı.

Öyle ki ekmeklerini de sebzelerin de orada yetiştiriyorlar, sinema vb etkinlikleri de orada icra ediliyordu.

Halktan hiç kimseyle görüşmelerine imkan yoktu.

Burada yeni rejimin ilkeleri kabul edilen siyasi bir söylem bu çocukların beynine kazınıyordu.

Buradan mezun olan çocuk yaştaki insanlar eğitmen olarak Anadolu köylerine gönderiliyordu.

Eğer demokrat parti 1959 de iktidara gelmeseydi Türkiye bugünkü kuzey Kore gibi olacaktı.

Kız erkek karışık olduğu için duygusal yakınlaşmalar ve örfümüze aykırı davranışların da görülmesinden dolayı halk köy Enstitülerine düşman olmuştu 

Menderes'i iktidara taşıyan iki etmenden biri de buydu. (Diğeri ezandır)

Köy Enstitülerinde sanatsal, tarımsal faaliyetler de olduğu için buradan mezun olanların bu yönü öne çıkarılıyor.

Ama Köy Enstitisünden çıkanların nerdeyse tamamının dini inançları halktan kopuktu.

Eğer Köy Enstitüleri olmasaydı tek parti tarihten silinip giderdi.

Bugün hala belli kesim bu özlemi yaşıyorsa bunda köy enstitülerinin payı büyüktür.

Köy Enstitüleri ideolojik bir eğitim modelidir.

Köy Enstitüleri tek parti rejiminin ideolojisinin fanatiklerini yetiştirmiştir.

İlim ve fende hiç bir katkıları olmamıştır.


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —