Sarıkamış Harekâtı’nın en ön plandaki siması Enver Paşa’dır. Bu tarihî şahsiyeti kısaca tanıyalım: 1881-1922 tarihleri arasında yaşamış ve 41 yaşında şehit olmuş bu tarihî şahsiyet, Sultan II. Abdülhamid’e başkaldırarak ön plana çıktı. Manastır dolaylarında dağa çıktı. İttihat ve Terakki Cemiyeti’nin önde gelenlerinden oldu. Bu cemiyet Sultan Abdülhamid’i devirdi ve idareyi fiilen ele aldı. 23 Ocak 1913 Babıali baskınının planlayıcılarındandı. 3 Ocak 1914’te Ahmet İzzet Paşa’nın yerine harbiye nazırı oldu (33 yaşında), 8 Ocak 1914’te Erkan-ı Harbiye-i Umumiye Reisliğini (Genelkurmay Başkanlığını) üstlendi. Almanlar, Enver Paşa’yı 1913 yılında binbaşı iken keşfettiler. Enver Paşa, bir yıl içerisinde binbaşılıktan harbiye nazırlığına oradan da ordu başkomutan vekilliğine yükseldi. Bu mühim görevlerinde ilk icraatı, 1.200 tane paşayı ve üst düzeydeki subayları görevden almak oldu.
Enver Paşa, 5 Mart 1914 tarihinde Sultan Abdülmecid’in torunu ve Şehzade Süleyman Efendi’nin kızı Naciye Sultan ile evlenerek Osmanlı sarayına damat oldu. Kafkas İslam Ordusu’nu da kuracak olan Enver Paşa, 4 Ocak 1922’de Ruslarla yaptığı çatışmada şehit olacaktı.
Erzurum’a gelip Üçüncü Ordu Komutanlığı görevini de üzerine alan Enver Paşa, yayınladığı şu beyanname ile 18 Aralık 1914 tarihinde, birliklere taarruz emri verdi:
“Askerler! Hepinizi ziyaret ettim. Ayağınızda çarığınızın, sırtınızda paltonuzun olmadığını gördüm. Lakin, karşınızdaki düşman sizden korkuyor. Yakın zamanda taarruz ederek Kafkasya’ya gireceğiz. Siz orada her türlü nimete kavuşacaksınız. Âlem-i İslam’ın bütün ümidi, sizin son bir himmetinize bakıyor.”
Kendisinin de belirttiği gibi, o sırada askerlerin ayaklarında çarıkları, sırtlarında paltoları yoktu. Üstelik yiyecek durumu ve sair zaruri ihtiyaçların karşılanmasında müşküller vardı.
Karayolu ile 150 bin askeri sınır bölgesinde bir ay için de olsa besleme imkânı bulunmuyordu. Ordunun bir günlük yiyeceği o günkü nakliye imkânları ile ancak bir ayda taşınabilecekti. Muharebe meydanına sevk edilen asker sayısı: 94 taburda 75.660 muharip ve 37 bin geri hizmetlerde. Toplam 112.660 kişi idi.
Osmanlı tarihinde yaşanmış şu hadiseyi hatırlayalım. Bir kale muhasara edilir, ancak alınamaz. Padişah, ordunun kumandanına, kaleyi niçin alamadıklarını sorar. Kumandan izah etmeye girişir: “1. Barut yoktu…” Padişah, “Gerisini söylemene lüzum yok” der. Onun gibi, Sarıkamış Harekâtı’nda; askerin üzerinde o soğuk şartlara dayanacak kıyafetler yoktu. Yiyecek yetersizdi. Gerekli cephane yoktu. Ormanda ateş yakmaya yarayacak balta, testere gibi aletler yoktu. Haritalar çok yetersizdi. O tarihlerde hava durumunun nasıl olacağı dikkate alınmamıştı. -26, -36, hatta -40 dereceleri bulan soğukta hareket etmek çok zordu. Bütün bunları bazı kumandanlar dile getirmiş, ancak Enver Paşa hiç dikkate almamıştı.
Kâğıt üzerinde çok güzel plan yapılmıştı. Gece baskını ile Sarıkamış ele geçirilecek ve Ruslara ağır bir darbe vurulacak ve böylelikle savaşın daha başlangıcında parlak bir zafer kazanılacaktı. Ancak evdeki hesap çarşıya uymayacaktı. Şimdi bu savaşın safhalarını adım adım takip edelim.
3. Ordu’nun 3 Kolordusu (9, 10 ve 11), 24 Aralık 1914 günü, eksi 40 derece soğukta, “Büyük Sarıkamış Çevirme ve Kuşatma Harekâtı”na başladı. (Operasyonun resmî adı buydu) 3. Ordu’nun bazı kıtaları 24-25 Aralık gecesi Sarıkamış’a ulaşmayı başardı. Ancak Allahuekber Dağları’nı aşarken çetin zorluklar ve kış şartları sebebiyle çok zayiat verildi. Kış şiddetlendi. Yağan karlar yolları kapatıp çadırları yıktı. Ardından dondurucu soğuklar bastırdı. Kayıplar artmaya başladı. 25/26 Aralık gecesi 10. Kolordu Sarıkamış’ı kısmen işgal etmeyi başarsa da, savaş sonunda bu kolordu da erimiştir.
İlk günde 31. Tümen Narman’ı geri aldı ve Yeniköy’e girdi. Aynı zamanda bir Rus albayı 750 eri ile birlikte esir edildi. 600 kadar da Rus askeri kaçtı.
2. gün askerimiz Oltu’ya girdi. Oltu’da bin esir ile iki makineli tüfek ele geçirildi.
Havalar oldukça soğuktu. Eksi 32 derece ölçülmüştü. Ayın 27-29’u yürüyüş kolları fırtınaya yakalandılar.
2. gün Oltu’da 92. Alay ile 32. Tümen birbirlerine ateş açtı. Topçular uzaktan kendi askerlerini dövdü. 100’e kadar yaralı ve şehit verildi.
3. gün: 9. Kolordu Bardız’ı Ruslardan geri aldı. Buradaki ambarlarda tümeni değil, kolorduyu doyuracak kadar erzak bulundu.