Burhan BOZGEYİK

Tarih: 15.10.2025 20:40

1912-1922 10 Senede 10 Ülkeyi Nasıl Kaybettik? (3)

Facebook Twitter Linked-in

1912-1922 10 Senede 10 Ülkeyi Nasıl Kaybettik? (3)

Balkan Savaşlarından sonra tarihimizin bir başka hazin hikayesi Birinci Dünya Savaşı’ndan sonra başlamıştır. Bu öylesine bir hikayedir ki final bölümünde Osmanlı Devleti sadece on değil, onlarca ülke ve bütün İslam Dünyasını tek çatı altında toplayan hilafet Müessesesini kaybetmiş ve altı asır yaşayan ve muhibbanına muhteşem bir tarihi miras bırakan şanlı Osmanlı Devleti şehit olmuştur.

Osmanlı Devleti Balkan Savaşlarının neticesinde Makedonya’nın tamamını ve Batı Trakya’yı ve Arnavutluk’u kaybetmişti. Birinci Dünya Savaşı’nın bittiğini ilan eden 30 Ekim 1918 tarihinde imzalanan Mondros Mütarekesine kadar ise Amman’ı, (Ürdün) Şam’ı ve Halep’i (Suriye), Beyrut’u (Lübnan), Kudüs-ü Şerifi Kaybetmişti.

Osmanlı Devleti’nin Birinci Dünya Savaşı’nın sonunda ve savaşın neticesinde Mondros Mütarekesi ile Lozan Antlaşması ile kaybettikleri ülkeler ise saymakla bitmezdi: 1) Mısır, 2) Suriye, 3) Filistin, 4) Irak, 5)Yemen, 6) Libya, 7) Lübnan, 😎 Suudi Arabistan, 9) Birleşik Arap Emirlikleri, 10) Katar, 11) Kuveyt…

Şimdi bu hazin hikayeye en baştan başlayalım. Osmanlı Devletinin Birinci Dünya Savaşı’nda savaştığı cepheler şunlardı:

1) Kafkasya Cephesi: Bu cephede Ruslarla ve Ermenilerle Savaşılmıştır. 1916 Şubat’ında Ruslar Erzurum’u, Trabzon’u, Erzincan’ı ve Muş’u ele geçirmiştir. Bu cephede çok şiddetli savaşlar cereyan etmiştir. Ruslar ve Ermeniler Van gibi güzel bir şehri baştan başa yakmışlar, binlerce masumu hunharca katletmişlerdir.

2) Kanal Cephesi: Süveyş Kanalını geçmek için yapılan savaşlar. İngilizlere karşı yapılan bu savaşlar başarısızlıkla neticelenmiştir.

3) Çanakkale Cephesi: 3 Kasım 1914-9 Ocak 1916 tarihleri arasında cereyan eden savaşlarda Osmanlı Devletinin hasımları İngiltere ve Fransa olmakla birlikte düşmanların safında yer alan pek çok milletler de vardı. (Avustralya ve Yeni Zelanda –Anzaklar- Yahudiler -Yahudi katır bölüğü- Hindular) Ayrıca Amerika da her türlü desteği sağlıyordu. Bu cephede muhteşem bir zafer kazandık, ancak 250 bin şehit verdik. Bunların çoğu tahsilli, kimselerdi ve on devletin çekirdek kadrosunu teşkil edecek yetişmiş elemanlardı. En büyük düşmanımız olan İngiltere ise Çanakkale cephesine sömürge ülkelerden devşirdiği askerleri getirmişti. Şayet askerlerinin tamamı İngiliz olsaydı bugün İngiltere diye bir devlet olmazdı.

4)Balkan Cephesi: Bulgarlar, Almanlar ve müttefikleriyle 6 Eylül 1915’te gizli bir anlaşma yaptı. Taviz olarak Osmanlı Devletinden Dimetoka’nın bir bölümünü aldı.

5) Irak Cephesi: Bu cephede İngiltere ile savaştık. İngiltere, Hindistan yolunun kontrolünü, Musul ve Kerkük’teki petrol yataklarını ele geçirmek istiyordu. Bu cephede İngilizlerle çok şiddetli muharebeler oldu. İngilizler 7 Kasım 1914’te Fao adasına asker çıkardı. 21 Kasımda Basra İngilizlerin eline geçti. 2 Kasım’da (1915) Selman-ı Pak muharebelerinde Osmanlı ordusu mühim bir zafer kazandı.

Irak Cephesinde Osmanlı Devletinin kazandığı bir diğer muhteşem zafer de Kutu’l Amere’deki savaştır. Buradaki zafer, Çanakkale zaferinden sonra kazanılan en büyük zaferdir. Halil (Kut) Paşa’nın komutasındaki Osmanlı ordusu İngiliz ordusunu perişan etmiş, 29 Nisan 1916’da 13 bin 300 kişilik İngiliz ordusunun tamamı esir alınmıştır. Esir alınanlar içerisinde İngiliz Generali Charles Townshend başta olmak üzere bu İngiliz ordusunun bütün subayları da vardır.

1917’de İngilizler İran’a saldırdı ve bazı bölgelerini işgal etti. Bunun üzerine Irak’taki Osmanlı kuvvetlerinin büyük bölümü İran’a sevk edildi. Bu durumu fırsat bilen İngilizler 11 Mart 1917’de Bağdat’ı ele geçirdi. Daha sonraki aylarda ise Musul hariç Kuzey Irak’ın büyük bir kısmı İngilizlerin eline geçti.

6) Galiçya Cephesi: Bu Cephede savaş büyük ölçüde Almanlarla Ruslar arasında cereyan etmiştir. Ancak Osmanlı 15. Kolordusu Avusturyalılarla birlikte Almanlara destek için Ruslarla savaşmıştır. 1915’teki bu çarpışmalar sonunda Ruslar Galiçya’yı boşaltmış. Akabinde Almanlar Polonya’yı işgal etmiştir.

7) Yemen- Hicaz Cephesi: İngiltere 19. Yüzyılda Aden Körfezinin kontrolünü bütünüyle ele geçirmek için Yemen’e saldırmış, 1839’da Aden’i ele geçirmiş, burasını üs edindikten sonra da Güney Yemen’i ele geçirmişti. Kuzey Yemen ise Osmanlı ordusunun kontrolündeydi. Birinci Dünya Savaşı esnasında Yemen Emiri İmam Yahya Osmanlı Devletine sadık kalmıştı. Yemenliler Osmanlı askerleriyle birlikte İngilizlere karşı savaşıyor ve askerlerimize gıda yardımı yapıyorlardı. Hicaz Emiri Şerif Hüseyin’in hainlik yolunu tercih edip Osmanlı Devletine isyan ederek İngilizlerin safında yer alması üzerine, Osmanlı ordusuna lojistik destek ve gıda desteği yolu kapanmış, buradaki Osmanlı birliği Mondros Mütarekesinden sonra 15 Aralık 1918’de İngilizlere teslim olmuş, böylece Osmanlı devletinin 400 yıl devam eden Yemen’deki hakimiyeti sona ermiştir.

Hicaz Cephesine gelecek olursak; bu cephede Mekke Emiri Şerif Hüseyin’in hainliğinden sonra bu bölgedeki Osmanlı ordusu çok zor durumda kalmıştır. Bu bölgede hain başının safında yer alan hainlerin tamamı 16 bindir. Geri kalan bütün Araplar Osmanlı ordusunun yanında yer almıştır. Bu cephenin tarihe geçecek direnişi Medine’de verilmiş, Fahreddin Paşa kumandasındaki askerlerimiz aç ve susuz aylarca İngilizlere ve hainlere karşı direnmiştir.

1912-1922 yılları arasında Osmanlı Devletinin kaybettiği ülkelere böylece hülasa olarak temas etmiş olduk. Şimdi bu hüzünlü sayfaya ilaveten Osmanlı Devletinin 19. Yüzyıl ile 20. Yüzyıl başlarında kaybettiği topraklara bakalım:

Tunus (1881), Cezayir (1881), Libya (1911-12), Yemen, Asir, Medine (İngilizler işgal etti), Kuzey Irak (23 Ocak 1919’da İngilizlere teslim edildi), Gürcistan, Ermenistan, Azerbaycan (Ruslar tarafından işgal edildi.), Bosna Hersek (1908), Bulgaristan (1908). 1916’daki isyanlarla Ortadoğu’daki bazı bölgeler elimizden gitti.


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —