Mesut BALYEMEZ

Tarih: 25.07.2025 19:40

FETÖ’NÜN UYUYAN HÜCRELERİ.

Facebook Twitter Linked-in

FETÖ’NÜN UYUYAN HÜCRELERİ.

 

Ülke olarak son elli yılda birçok hainin ihaneti ile karşılaştık. Dev-yol, Dev-Sol, DHKP-C, TİKKO, PKK vs gibi CIA ve MOSSAD destekli birçok terör örgütü Ülkemizde birçok kanlı olaya sebep olup binlerce insanımızın hayatlarını kaybetmelerine sebep oldular.

Muhakkak ki bu örgütler hem ekonomik olarak hem de toplumsal olarak Ülkemize büyük zararlar verdiler.

Çok şükür bugün saydığım örgütlerin büyük kısmı ya tamamen yok edildi ya da işlevsiz hale geldiler.

Ancak bir örgüt var ki bu sinsi yapı İnsanlarımızın dini duygularını kullanarak hem dini, hem ahlaki hem de sosyolojik olarak Ülkemize birçok zararlar verdi.

Ehliyet ve liyakatin değil örgüte hizmet ve sadakatin ön planda tutulduğu bu ihanet şebekesini de elbette diğer terör örgütlerinde olduğu gibi yine CIA ve MOSSAD finanse etti, ediyor gelecekte de edecek gibi duruyor.

Ülkemizde öncelikle Milli Eğitim ve Akademide yapılanan bu ihanet şebekesi zamanla Devletin diğer kurumlarına da sızarak adeta bir ahtapot gibi birçok kurumu ele geçirdi. 

Öyle ki kurumun birinci yetkilisi, ikinci yetkilisi hatta üçüncü yetkilisi de bu örgüte mensuptu. Örgüte tabi olmayanlar hiçbir makama gelemiyordu. Mahalle, Köy, İl, Kurum,  İl ve Bölge İmamları vardı. Bu İmamlar kendi alanlarında ki kurumsal yapıyı dizayn ediyorlardı. Yani her şey örgütün kontrolü altındaydı. Örgütün istemediği bir şeyi yapmak neredeyse imkansızdı.

Eğitim ve Akademideki yapılanma çalışmaları neticesinde buradan yetiştirdikleri elemanlar vasıtası ile Askeriye, Emniyet ve Yargı sistemimizin büyük kısmını ele geçiren hain örgüt elemanları, gelir kaynaklarının büyük kısmını oluşturan dershanelerin kapatılması üzerine Ülke çapında faaliyetlerine son verileceğini anladı bunun üzerine de hain 15 Temmuz’da Darbe girişimine kalkışmıştı. Çok şükür ki bu hain kalkışma Cumhurbaşkanımızın dirayeti ve Aziz Milletimizin feraseti ile başarısız kılınmıştır. 15 Temmuz Şehitlerimize bir kez daha Allahtan rahmet diliyorum.

15 Temmuz sonrasında Devlet kurumlarında fetö üyesi temizliği yapılsa da bugün bu temizliğin yeterli olmadığı yolunda birçok emare görmekteyiz.

Milli Eğitim, Emniyet, Askeriye ve Yargıda yapılan temizliğin adeta yüzde onu Akademide yapıldığından bugün Üniversitelerle ilgili birçok şikayet duymaktayız. 

Geçmişte bir Üniversite hem de kendi Akademisyeni tarafından Ulusal bir TV kanalında “Fetönün Kandili” diye anılmıştı. 

Peki Akademisyeni tarafından AHaber gibi Ulusal bir kanalda “Fetönün Kandili” olarak nitelendirilen Üniversitede fetö temizliği ne kadar yapıldı? Yeterince yapıldı mı? 

Orasını ancak Devletimiz bilir. Ama bizce yetersizdi.

Zaten Kamudan ihraç edilenlere istatistiksel olarak bakıldığında ihraçların çok azının Akademiden olduğu açıkça görülecektir.

15 Temmuz öncesinde ihanet çetesine mensup birçok Akademisyenin darbe girişimi sonrasında Kendisini başka cemaat mensubu gibi gösterdiği yolunda iddialar ve duyumlar var. Ki belki sizlerde şahit olmuşsunuzdur. 

İşte bu tip insanlar örgütün uyuyan hücreleridir. Bunlar asla ön plana çıkmazlar. Genellikle 2., 3, adam olarak pozisyon alırlar. Arkadan yönetmeyi becerirler.

Zaten darbe sonrası örgütün çalışma şekli eskisi gibi değilmiş. Kamuoyunda paylaşılanlara, haberlerde, köşe yazılarında  yazıldığına çizildiğine göre herhangi bir görevdeki birinci adam eğer kripto veya direkt olarak örgüt mensubu değilse, örgüt hemen bunun yanına mutlaka ve mutlaka bir adamını sokarmış. 

Bunu nasıl yapıyorlar kısmı çok geniş. Bukelemun gibi renk değiştirdiklerinden her kılığa giriyorlar. İkili ilişkilerini kullanıyorlar, eş-dost araya sokuyorlar veyahut da en çirkini birinci adamın bir zayıf noktasını buluyorlar. Yani iyilikle olmazsa şantajla örgütün istediklerini yaptırıyorlarmış.

Anlayacağınız Davul yöneticinin sırtında ama tokmak örgütün elinde. Dolayısı ile istedikleri gibi 15 Temmuzdan daha rahat örgütsel faaliyetlere devam ediyorlarmış. Özellikle de adam kazanmaya çalışıyorlarmış.

Devletimiz her daim uyanık olmalı. Fetönün bugün alttan alttan iş yürüten uyuyan hücreleri uygun ortamı buldukları anda uyanıp ihanetlerine açıkça devam edeceklerdir. 

Herhangi bir kurumda görev yapan bir fetöcü örgütüne sadece bireysel olarak kendi hizmet eder. Oysa Akademideki mevcut bir fetöcü ise örgüte hizmet edecek onlarca eleman yetiştirir. Asistan alır, yanına hoca alır, Öğrencileri safına çeker yapar da yapar. Akademik titrinini kullanarak kamuoyunu etkiler.

Bilinmeli ki Akademideki örgüt üyelerini temizlemeden Devletin içindeki hainleri temizleyemezsiniz.

Benden söylemesi.

Mesut BALYEMEZ


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —