Burhan BOZGEYİK

Tarih: 25.12.2025 18:48

“Yol Varsa Budur, Bilmiyorum Başka Çıkar Yol” (22)

Facebook Twitter Linked-in

“Yol Varsa Budur, Bilmiyorum Başka Çıkar Yol” (22)

Evlilik Kolaylaştırılmalı

Evlilik, bir insan hayatındaki en mühim hâdisedir. Evlilik, erkek ve kadın için haramlara karşı bir kalkan ve zırh; dünya saadetinin anahtarıdır. Evliliğin meyveleri olan çocuklar göz aydınlığı, gönüllerin sevinci ve cennet meyveleridir. Evlilik, sünnet-i seniyyedir. Günaha girme tehlikesi olduğunda ise farzdır. İslamiyet’te ruhbanlık yoktur.

Evlilikle ilgili âyet-i kerimelerden bazılarına meâlen bakalım:

• “… Yine O’nun âyetlerindendir ki, size hemcinslerinizden kendilerine ısınacağınız eşler yaratmış, aranıza muhabbet ve merhamet vermiştir.Düşünen bir topluluk için elbette bunda Allah’ın varlık ve birliğine, kudret ve rahmetine deliller vardır.” (Rum Suresi / 21)

• “Yemin olsun, Biz senden önce resûller gönderdik, onlara zevceler ve çocuklar verdik...” (Ra’d Suresi / 38)

• “Rabbimiz! Bize gözler sevinci (gönüller açan) eşler ve çocuklar ihsan et.” (Furkan Suresi / 74)

• “İçinizden bekâr olanları ve köle ve câriyelerinizden dindar olanları evlendirin. Onlar fakir iseler, Allah onları lûtfuyla zenginleştirir. Allah’ın lûtfu geniştir ve O her şeyi hakkıyla bilir.” (Nur Suresi / 32)

Evlilikle ilgili Hadis-i Şeriflerden bazılarına bakalım:

• Ebû Nüceyh (r.a.), Resûlullah’ın (s.a.v.) “Evlenmeye gücü yettiği halde evlenmeyen benden değildir.” buyurduğunu rivayet etti. (Tergib ve Terhib, c.4 / 204)

• Ebû Hüreyre (r.a.), Resûlullah’ın (s.a.v.) şöyle buyurduğunu rivayet etti: “Allah şu üç kimseye mutlaka yardım eder: 1. Allah yolunda cihad eden, 2. Borcunu ödemek isteyen mükâtep, (belirli bir meblağ getirdiği takdirde azât edilmesi hususunda efendisiyle anlaşmış olan köle), 3. İffetli olmayı isteyerek evlenen kimse.” (a.g.e., c.4/204)

• Ebû Eyyüb (r.a.), Resûlullah’ın (s.a.v.) “Şu dört şey vardır ki, Peygamberin sünnetlerindendir. Onlar: Kına, güzel koku kullanmak, misvak kullanmak ve evlenmektir.” Buyurduğunu rivâyet etti. Ravilerden bazıları “kına” yerine “haya” demişlerdir. (a.g.e., c.4 / 199)

• Abdullah b. Mes’ud’dan (r.a.), Resûlullah’ın (s.a.v.) şöyle buyurduğu rivâyet edildi:

“Ey gençler! Evlenmeye gücü yeteniniz evlensin; çünkü evlenme, gözü haramdan ve insanı zinaya düşmekten korur. Evlenmeye gücü yetmeyenler ise, oruç tutsunlar; çünkü oruç şehveti kırar.” (a.g.e., c.4 / 198)

Günümüzde başta emniyet hissinin zedelenmesi, iffetli ve hayalı yaşayışın imha edilmesi, pahalılık, görenek belası, Avrupa’dan alınan kanunların tesiri ile evlenenlerin sayısında büyük düşüş yaşanmakta, evlilik yaşı yükselmektedir.

Atalarımız, “yuvayı dişi kuş yapar.” Demektedir. Kadın bir aile hayatının temel direğidir. Kadının yeri yuvasıdır. Onun çocuğuna bakması, yemek yapması, temizlik yapması bir nevi cihadıdır ve nafile ibadet gibidir. Ne var ki bilhassa son yüzyılda kadınların fıtratının tersine icraatlar sergilenmekte, kadınlar yuvalarından çıkarılmaya çalışılmaktadır.

Rabbimiz kadınlarla ilgili meâlen şöyle buyurmaktadır: “Evlerinizde vakarınızla oturun. İlk cahiliye (devri kadınları)nın açılıp saçılarak, zinetlerini göstererek yürüyüşü gibi yürümeyin.Namazı kılın, zekatı verin, Allah’a ve Resûlüne itaat edin. Ey Ehl-i Beyt! Allah sizden, sadece şek ve şüpheyi (kötü huyları) gidermek ve sizi tertemiz yapmak istiyor.”

Günümüzde yuva kurmanın temeli “anlayış”tır. Gerek kız tarafı olsun, gerek erkek tarafı olsun, karşılıklı anlayış göstermekle bu yuvanın tesisini sağlamalıdırlar. Şu kadar altın, şu eşyalar, salon tutulması, şu gelinlik, vs. diye dayatmalar, ailenin temeline ilk baştan dinamit koymaktadır.

Peygamber Efendimizin (asm) kızı Hz. Fatıma’nın evliliği gençler için bir örnek teşkil etmelidir. Düğünler mütevazi olmalıdır. Pırlanta gibi bir hanım kız, pırlanta gibi bir damat olmuş, şu kadar bilezik, şu kadar altın zincir, vs, ne oluyor? Kına için, nişan için, düğün için ayrı ayrı salon kiralamak ne oluyor? Beli büken pahalı ev eşyaları almak ne demek? Yıllarca borç ödendikten sonra, evlilik kâbusa döndükten sonra o evlilikten ne hayır gelir.

Aileler birbirine yardımcı olmalı, “borçsuz düğün” esas alınmalı, ayak yorgana göre uzatılmalı. Bizim memlekette “nişan adeti” vardı. Evlilik öncesi bütün akrabalar, eş, dost toplanır, takı merasimi yapılırdı. Herkes gönlünden kopanı verir, böylece erkek tarafı, temel eşyaları borca girmeden alırdı.

Yine öyle yapılmalı, erkek ve kız tarafının yakınları, herkes bu evlenecek gençlere yardımcı olmalıdır. Faize bulaşmadan, borca girmeden, gösteriş ve şatafata girmeden yapılacak düğünün sonu inşallah hayırlı olur.

Rabbim; evlenme çağındaki gençlerimizin karşısına hayırlı kısmet çıkarsın, kolay evlilik nasip etsin, yuvalarına huzur ve mutluluk versin.


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —